Page 46 - Çalıkuşu Sivas-9
P. 46
MAKALE
OTİZM
tizm sözcüğü literatürde ilk karşılarındakine ise “ben” demeleri
kez “kendi içine kapanık” şeklinde görülür.
Obir bireyin tanımlanması Otizm Spektrum Bozukluğu’nun
için İsviçreli psikiyatr Eugen Bleuler kalıtsal olabileceği yönünde bulgular
tarafından kullanılmıştır. Ancak klinik vardır; ancak, buna yol açan gen ya da
sonuçlara dayalı ilk yayını 1943 yılında genler henüz bulunmuş değildir. Önceki
Leo Kanner yayımlanmıştır. Otizm yıllarda otizmin görülme sıklığını 68’de 1
Spektrum Bozukluğu sosyal iletişimde olarak belirlense de son yıllarda elde edilen
ve etkileşimde yetersizliklerle, ilgilerde verilere göre, otizmin yaklaşık her 54
ve davranışlarda sınırlılık ve takıntılarla çocuktan 1’ini etkilediği düşünülmektedir.
kendini gösteren karmaşık bir gelişimsel Otizmin yaygınlığının son 20 yılda 6 kat
yetersizliktir. Otizm Spektrum Bozukluğu arttığı görülmekle birlikte erkeklerdeki
tanısı konmuş çocuğu olan pek çok yaygınlığı kızlardan 4,3 kat fazla olduğu
aile, çocuklarının gelişiminde problem da bilinmektedir. Otizmli bireylerin
olduğunu, konuşmadaki gecikme veya yaklaşık %10’unda, çok güçlü bellek,
kazanılan dil becerilerinde gözlemledikleri müzik yeteneği vb. üstün özelliklere
gerilemelerden anlamaktadır. Otizm rastlanır. Otizmli olan bireylerin aşırı
Spektrum Bozukluğu tanısı konmuş hareketli tepkileri, öfke nöbetleri,
çocukların yaklaşık %25-30’u yaşamları takıntılı davranışları nedeniyle psikiyatrik
boyunca hiç konuşmamakta, bir ilaçlardan destek almaları onların fiziksel
bölümünde ise konuşma birkaç kelimeyle hareketlerinin kısıtlanmasına neden
sınırlı kalmaktadır. Konuşabilen grupta olmaktadır. Yapılan çalışmalarda Otizm
olanların da bazı farklı dil özellikleri Spektrum Bozukluğu’na depresyonun eşlik
bulunmaktadır. Otizme özgü olan bu etme oranını %41 olduğu belirtilmiştir.
dil özelliklerinin başında ekolali gelir. Otizmli olan bireyler sosyal ortamlarda
Ekolali sıklıkla başkaları tarafından bağımsız yaşam becerilerini sergilemede
söylenen kelime, ifade ya da cümlelerin, akranlarına kıyasla önemli sınırlılıklar
söylenmesinin hemen ardından ya da yaşamaktadırlar. Erken tanılanan ve erken
gecikmeli olarak tekrarlanmasıdır. Dikkat yaşta eğitime başlanan çocukların yaklaşık
çekici bir başka özellik ise, zamirlerin %50’sinde otizmin belirtileri kontrol altına
ters kullanılmasıdır. Bu genellikle alınabilmekte, gelişim sağlanabilmekte,
otizmli bireylerin kendilerine “sen” büyük ilerleme kaydedilmektedir. Her ne
ÇALIKUŞU SİVAS - 46